Kanser & Onkoloji

Kolon kanseri ve tedavisi

İnce bağırsak karnın sağ alt kadranında biter ve KOLON denilen kalın bağırsak başlar. 120 cm uzunluğunda olan kalın bağırsağın sağ kısmına Çıkan Kolon, orta bölümüne Transvers Kolon ve soldaki kısmına İnen Kolon denilir. Son 30-40cm. lik kısmının üst bölümü Sigmoid, en altda kalan kısmına da Rectum denir, ve Anüs (makat) ile sonlanır.

Kolon kanseri oldukça sık rastlanan bir kanser cinsidir. Erkeklerde akciğer ve mide kanserinden sonra üçüncü sıklıkta kadınlarda ikinci sıklıkta karşılaşılmaktadır. 47-70 yaşları arasında daha sık karşılaşılır. Dünya genelinde en sık karşılaşılan kanser cinsi olarak kabul edilmektedir. Yılda 900.000 kişinin bu hastalığa yakalandığı bildirilmektedir.

Laporoskopik ve Açık Kolon Ameliyatı

Laporoskopik kolon ameliyatları kolon kanserinin bulunduğu tüm bölgeler için fevkalade etkili kullanılmaktadır. Açık karın cerrahisi de kolon kanserlerinde kesin sonuç alan girişimlerdir. Laporoskopik cerrahide, hastanın karın adeleleri korunduğu için hastanın

hastanede kalma süresinin azalması ve işe erken dönme, ağrısız dönemin daha çok olması, Ameliyat yerinde fıtık gelişmemesi ve kozmetik görünüm gibi avantajları vardır. Eğer hastalık kolon duvarı dışına çıkmışsa çevre dokuların ve lenf bezlerinin temizlenmesi Laporoskopik cerrahide çok geniş ve emniyetle gerçekleştirilmektedir. Ameliyat da hastalıklı bölge sınırları geniş tutularak çıkarılır ve daha sonra kolon iki ucu birbirine dikilerek bütünlüğü yeniden sağlanmaktadır.

Kolon kanserinin kolon pasajını tam tıkadığı durumlarda ameliyata acil olarak girilir. Bu şartlarda kolon içindeki dışkıları temizleme imkanı olmadığından kolonun bir ucu Karnın duvarına dikilerek kolon pasajının dışarıya doğru akması sağlanır. Buna kolostomi denilmektedir. Eğer hastanın durumu müsaitse bu müdahale sırasında kolon kanser kitlesi çıkarılır ve alt uç kapatılır. 3 ay geçtikten sonra kanın duvarındaki bağırsak ağzı ameliyatla karnın içine alınır ve bağırsağın diğer ucu ile pasajın devamlılığı tekrar sağlanır.

Doç. Dr.Bülent Tuğrul
Doç. Dr.Bülent Tuğrul

Tedavi

Kolon kanserinde de ideal tedavi Cerrahi Müdahale ile kitlenin ve çevre dokuların çıkarıl- masıdır. Eğer kanser kalın bağırsak duvarını aşmamışsa Ameliyat tek başına yeterli kabul edilebilir. Kemoterapi ve Radyoterapi daha çok ileri evre kolon kanserlerinde rutin uygulan- maktadır. Son nesil bazı kemoterapi ilaçlarının onkoloji uzmanı denetiminde kullanılması yarar sağlayabilmektedir.

Teşhis

Yapılan rutin laboratuar tetkiklerinde mutlaka dışkıda gizli kan istenmelidir. Bu hayat kurtaran bir davranıştır. Eğer dışkıda gizli kan varsa mutlaka kolonoskopi (kalın bağırsağın Endoskopik alet ile incelenmesi) yaptırılmalıdır. Eğer bir tümör saptanırsa bu erken evrede teşhisi sağlayacağı için 5 yıllık sağ kalım süresi % 100 olacaktır, özetle çok önemlidir.

Gecikmiş ve tümörün bağırsak adelesini tuttuğu durumlarda bu oran % 60dır. Diğer organ kanserlerinde görüldüğü gibi erken teşhis mutlak hayat kurtarıcı olmaktadır. Riskli durumlarda yılda bir kez, risk taşımayan durumlarda 3-4 yılda bir kolonoskopinin yapılması ancak her durumda sık dışkıda gizli kan aranması önemlidir. Kolonoskopi de bir kitle izlenirse oradan biyopsi yapılır ve kitlenin kanser olup olmadığı, kanserse cinsi tayin edilir.

En sık karşılaşılan kolon kanser cinsi Adenkarsinom’dur (%90). Karnın tomografik tetkiki yapılacaksa, bağırsakları görünür hale getiren ilaç verilerek çekildiği durumlarda, kolon duvarında oluşabilecek kanser kitleleri görülmektedir. Gelişmiş tomografiler çok hızlı kesit aldıkları için güvenilir sonuç vermektedir. Tomografi ile yüksek radyasyon alınacağı akılda tutulmalı ve mutlaka iyi bir merkez de çekilerek gereksiz tekrarlardan kaçınılmalıdır.

Kimlerde Daha Sık Görülür

İleri yaş ve erkeklerde daha sıktır. Yaşam şekli ve alışkanlıkların kolon kanserini tetiklediği belirtilmektedir. Fizik aktivitenin azaldığı, yağlı gıdaların, fazla acı-baharat kullanılan gıda alışkanlığının, kırmızı etin, alkolün, sigara içmenin kolon kanseri riskini artırdığı gözlenir.

Kolon kanserlerinin büyük kısmı genetik ile ilgili değildir, ancak kolon kanseri olan hastanın birinci derecede kan bağı yakınlarında görülme sıklığı 2-3 misli artmıştır. Crohn hastalığı ve Kolitis Ülseroza hastalığı gibi bağırsak iç duvarında ciddi harabiyet oluşturan hastalıklarda da kolon kanseri riskini arttırır. Genç yaşta görülen ailevi poliposis ( kolonda yaygın poliplerin varlığı ) çok ciddi bir tehlikedir. Erken devrede yaygın kolon kanserine ve çok ağır bir kliniğe yol açar. Bu hastalarda teşhis konulduğunda bütün kolon un ameliyatla çıkarılması gerekmektedir.

Kolon Kanserinin Belirtileri

Yukarıda belirtildiği gibi kolonun bir çok bölümü bulunmaktadır. Kanser kitlesi hangi kan veya tetkiklerde dışkıda gizli kan bulunmasıdır. Hastada kansızlık gelişir. Belli bir yaşta gelişen kansızlıkta mutlaka kolon tetkik yapıp kanser olup olmadığı araştırılmalıdır, kişi de bağırsak alışkanlıklarında bir değişiklik meydana gelirse akla gelmelidir. Genellikle kabızlık oluşturur ve bağırsak bunun üstesinden gelebilmek için ishale çevirir. Bulantı, hazım sorunları, kusma, kilo kaybı gibi belirtilerde oluşabilir.

Eğer kolonda gelişen kanser ileri aşamaya gelmişse, bu defa bağırsak pasajını tam tıkayarak, bağırsak tıkanmasına neden olur. Hastanın karnında şiddetli ağrı meydana gelir ve bağırsaklarda aşırı gaz ve dışkı birikmesine bağlı olarak karın şişer. Bu acil cerrahi müdahaleyi gerektiren çok ciddi bir durumdur.

Sağlık haberlerine hızlıca ulaşabilmek hem de destek olmak için Google News'te Sağlık News'e abone olun. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir